İki yıl önce bugün yarın başlarım dediğim Kur'an'da dua ayetlerinden bir defter oluşturma amaçlı çalışmam için satın aldığım kırmızı deri kaplı defterimi bu sabah yazmaya başladım ve sonra da bunu sizinle de paylaşmaya karar verdim.
Bugün 29 Nisan 2014 Salı. Kur'an dili ile dua etmeyi öğrenme amaçlı çalışmama ancak bugün başlayabiliyorum. Kur'an mealim Mustafa İslamoğlu'nun Hayat Kitabı Kur'an gerekçeli Meal Tefsir adlı Meali. Nüzul sırasına göre tertib edilmiş meal değil bu. Efendimiz'in vefatından sonra Hz. Osman'ın hilafeti döneminde sahabelerden oluşan cem ve tertip komisyonunun yaptığı mushaf tertibine göre yapılmış olan mushafından yani bildiğimiz Fatiha ile başlayıp, Bakara, Al-i İmran ile devam edip Felak-Nas ile biten Mushaf ile çalışmaya başladım. Eskiler usulsüzlük vusülsüzlüktür derlermiş. Yani bir yöntemi olmayan amacına ulaşamazmış. Şimdi bu yazıdan sonra inşallah bu yöntemleri ve süreci planlamaya çalışacağım.
Mustafa İslamoğlu mealine inanılmaz güzel bir önsöz yazmış. Geçtiğimiz yıl okurken altını çizmişim bir çok yerin. Bunlardan biri de şu cümleler; "Kur'an okumak ucu cennete ulaşan bir yolculuğa çıkmaktır. Tıpkı Hz. Peygamberin dediği gibi; "Kur'an okuyan kimseye şöyle denir: Oku ve yücel! Dünyada okuduğun gibi oku! Makamın, son okuyacağın ayetin olduğu yerdedir"
Ve yine Kur'an, fu'lan vezninin de delalet ettiği gibi okumanın tüm olumlu anlamlarıyla daima okunan demektir. Kur'anı Kur'ana sorduğumuzda, o kendisini bize şu özellikleriyle tanıtmaktadır:
1- Allah'ın kelamıdır. Kelam sıfatının, tüm diğer vahiyler gibi, başı arşta ayakları arzda olan fiili bir tecellisidir.
2- Arapça bir hitaptır. Arapça Allah'ın dili değil Kur'an'ın dilidir ve hiçbir tercüme Kur'an değildir.
3- Tevatür yoluyla nakledilmiştir ve Allah'ın koruması altındadır. İndiği ilk günden itibaren binlerce inananın hafızalarında, gönüllerinde, hayatlarında ve yazılan mushaflarda taşınarak bugünlere gelmiştir.
4- Anlaması kolaylaştırılmış, bizzat kendi kendisini tefsir eden apaçık bir hitaptır. O, her okuyanın kendine göre anlam verdiği bir hitap değil, muradı ilahiyi taşıyan bir hitaptır.
5- Mucizedir. Önceki Peygamberlere verilen mucizeler göründüğü zaman ve mekanla sınırlıydı ve tarihseldi, Kur'an ise zamanlarüstü yaşayan bir mucizedir.
6- Evrenseldir. Sadece belli bir mekana ve zamana değil tüm insanlığa rehber olarak gönderilmiştir.
7- Kapsayıcı ve bütüncüldür. Hayatın her alanına dair değişmez değerleri ortaya koyar.
8- Hidayet, nur ve furkandır. İnsana rehberlik eder, doğruyu yanlıştan ayırır ve karanlık akılları ışığıyla aydınlatır.
9- Parça parça inmiştir. Çünkü Kur'an hayat kitabıdır ve ilahi bir inşa projesi olarak hayata anlam katmak için gönderilmiştir.
Ve karşıma çıkan ilk dua ayeti ile bu Cennet yolculuğuma büyük bir sevinç ve heyecanla başlıyor sizleri de Kur'anın Sahibi Yüce Allah'a emanet ediyorum.
"Hamd, bütün alemlerin Rabbi Allah'a mahsustur". (Fatiha 1)