Şu hayatta, her daim "iyi ki yapmışım" dediğim üç-beş şey var. Bunların başında elbette anne olabilme lütfuna mazhar olmak, ikincisi de size komik gelebilir fakat "özgürlük= nefes almak" gibi olan benim için araba kullanmak. ............ Listenin altındaki bir kaç maddenin altında da "blog yazmak veya blog dünyasını keşfetmek" var. E tabi ki de bu listemin karşısında "şu hayatta bir türlü beceremediklerim" diye bir liste de var elbette :)). E hadi merakta bırakmayayım, oradan da bir kaç tüyo vereyim de biraz güldüreyim sizi, hali pür melalime :)) Liste başım :(( Bir türlü fazla kilolarımdan kalıcı olarak kurtulamamak, bir yabancı dili şöyle adam gibi konuşup/anlayacak kadar olmamış olmak...................... Görüldüğü gibi beceremediklerimin ardında bir istikrar sorunu var gibi. Psikolog arkadaşlar daha iyi çözümleyebilirler halimi. Biraz karmaşık çünkü.
Uzun zamandır yazamıyorum. Mazallah iki bin on beş bir geldi, pir geldi. Hemen ilk bir kaç gününü annemin acil operasyonu nedeniyle hastanede geçirdik, arkasından tatil, arkasından bastırdıkça bastıran kar, arkasından sınavlarım ve nihayet sömestr ve bir nefes. Bugünümüze şükürler olsun. Sağlık olunca her şeyin üstesinden gelinebiliyor. Ne büyük nimet şu sağlığımız, sonsuz kere şükür.
Bizde haberler şimdilik böyle, okuma, yazma, izleme gibi entellektüel ritüelleri devam ettirebilmek de büyük lüksmüş onu anlamış olarak, iki bin on beş yılının aynı hızda dönmemesini, biraz sükunet, biraz huzur, ve hep sağlık diliyorum. Daha bu yıla ait bir ajanda bile yapacak zaman bulamayan bizden selamlar....