6 Şubat 2014 Perşembe

MIZRAPTAN DÖKÜLENLER 1



      Yaşarken en çok yaptığı işe, mesleğine zaman ayırıyor insan. Mesleğimizi, işimizi icra ederken hayatımızın 40-50 yılını belki de işimizde geçireceğiz,  meslek lisesinde ve  üniversitedeki okuyup üflemeler, stajyerlikler hariç bir 20 yılı devirdik de geri kalan 30 yılı, yerin üstünde mi hesapla geçiririz, altında mı o belli değil şimdilik :)   Öyle böyle değil, bir günün en az on saatini, bir haftanın en az 5 gününü, bir ayın en az 22 gününü, bir yılın en az 240 gününü ve nihayet bir ömrün çocukluk hariç belki de tamamını mesleğini ilk başlarda icra etmeye çalışıp çırpınarak, zaman geçtikçe de icra ederek geçiriyorsun. Ama bizimki gibi bazı mesleklerde sürekli kendini güncellemek, yasaları takip etmek, iletişim teknolojisini iyi kullanmak farz. Her yıl yeni yasalar, yeni uygulamalar çıkan güzel ülkemde yarım akılla, yarım yamalak bilgiyle bu işi yapmak pek mümkün görünmüyor haliyle.  Ama şu da bir gerçek ki bu meslek de bizde aklı barındıracak fiziki bir beyin bırakmayacak. Her nevi stres mevcut. Mazallah öyle geniş bir yelpazede çalışıyoruz ki, on parmakta yirmi marifet şart...
      

6 yorum:

  1. Ah ablacım nasıl da özlemişim kaleminden gönlünden dökülenleri... Tam da dün akşam eşimle konuştuk biz bu konuyu.. Güzel bi tevafuk oldu. Yazının ilk satırlarını okuyunca aklımdan geçenleri sen hemen ikinci kısımda aktarmışsın... Rabbim gerçekten işimizi layıkıyla yapmayı nasip etsin çünkü bu müslüman olmanın gereği diye düşünüyorum. Hangi işi yapıyor olursak olalım ama en iyi şekilde yapmaya çalışalım. Mesela çöpçü isek en iyi çöpçü olalım derdi eski müdürlerimden biri... Neyse.. Evet senin işin gerçekten çok zor, smmm ünvanı dün aldığını öğrendiğimiz bir arkadaşımızın haberi üzerine bu konuşmayı yaptık eşimle.. Gerçekten ahiret boyutu da düşünülmeli.. Bana kalırsa kadının yeri evidir... Orayı cennet bahçesi haline getirip kendini orada geliştirmeli diye düşünüyorum. Selam ve dua ile ablacım...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. @Süba Arslan hoşgeldin, Aleykümselam canım benim, yine ne güzellikler dökülmüş dilinden teşekkür ederim canım benim. Ah Süba bilmiyorum kadınlar bu saatten sonra evlerine geri dönebilirler mi? Ya da biz o günleri görürmüyüz ama bu yüzyılda kahir ekseriyeti çalışıyorsa, kadın olsun erkek olsun Rabbim herkese seveceği, mutlu olacağı meslekleri icra etmeyi nasip etsin. Yoksa çalışmak zor değil, ayıp değil, günah değil. Hatta belki çok da güzel olurdu, insani şartlarda olsa... Ama azgınlaşmış bir kapitalist sistemde, para hırsıyla azgınlaşmış, parasına, kendi egolarına, malına mülküne tapınmış insanların arasında evet naif kadının yeri yok bence de...

      Sil
  2. Keşke sizin gibi biri yanında mesleğimi yapabilseydim,o zaman mesleğimi sevebilirdim , boşu boşuna yıllarımı geçirmişim demeden,pişmanlık duymadan...iyi ki sizin gibiler de var bu mesleğin içinde...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Beni onurlandırmışsın, asıl ben senin gibi pir-ü pak insanlarla çalışmaktan ne mutluluk duyardım kimbilir. Lakin ben de sadece ofis kısmında bu işi yapıyor olmak isterdim, zaten çok yorgun olduğum bir günde yazdım, mesleğimin beni yorduğu sayısız günlerden bir günde... (Ama mesleğe ilk başlarken kalemlerimin her daim benimle olacağı hayalim vardı ki, hala hafızamdan çıkmaz)

      Sil
  3. Blogumuzdaki konuya yazmışsınız Teşekkürler. Evet Meslektaş sayılırız.Aramızda "Smmm Belgesi" kadar bir fark var sadece. Aslına bakılırsa o yazıyı yazarken umutluydum baya,ilk sınava hiç çalışamadım ve kaldım. Türkiyede Muhasebecilik Mesleği yapılamayacak kadar zor.Müslüman olan ve inanan biri için zor.. Onun cebinden alıp öbürüne,ordan alıp olarak.En çokta devletin cebinden alıp kişilerin cebine.Daha sayamayacağım çok alengir var bu işte.Vebali büyük. Ahirette 75 milyon sıraya dizilecek sanırım hakkını almak için bizden.Sıra bitecek başka sıra başlıyacak..Beni meslekten "dini" gerekçeler soğuttu.Hadi insanlarla uğraşılır da vicdan ile uğraşılmıyor. Şu anda yapıyorum ama gözüm kulağım başka işte. En tez zamanda kurtulacağım bu alengirli işlerden inşallah. Evet dosya parası güme gitti ama olsun ahiretim güme gitmesinde. Bu arada ben Mali Müşavirlik Bürosunda Maaşlı Elemanım

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnsanoğlu hangi yaptığı işten sorumlu değildir ki? Ya da hangi mesleğin vebali yoktur. Bu anlamda görüşünüze katılamam. Günah veya sevap bizim kendi elimizde, kendi içimizde. Yaptıklarımızdan, yapmadıklarımızdan mesleklerimiz değil bizler sorumluyuz. O nedenle bence sorgulamamızı doğru pencereden yapalım ki doğru sonuca gidelim...

      Sil